English - Turkish
Definition of an abundant, naturally occurring element, one form of which is graphite in English Turkish dictionary
- carbon
- karbon
Kömür sobasıyla uyumamalısınız. Çünkü karbonmonoksit olarak adlandırılan çok zehirli bir gaz içerir. Kömür sobasıyla uyumak ölümle sonuçlanabilir.
-You shouldn't sleep with a coal stove on because it releases a very toxic gas called carbon monoxide. Sleeping with a coal stove running may result in death.
O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
-It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
- carbon
- karbon kâğıdı ile çıkarılan kopya
- carbon
- {i} kopya
O, babasını kopyasıdır.
-He's a carbon copy of his father.
- carbon
- kopya kağıdı ile çıkarılmış nüsha
- carbon
- carbon cycle karbon devresi
- carbon
- {i} karbon kâğıdı
- carbon
- carbon dioxide karbondioksit
- carbon
- lambacarbon copy karbon kopyası
- carbon
- {i} karbon kömür
- carbon
- (Nükleer Bilimler) karbon (C)
- carbon
- carbon monoxide karbon monoksit
- carbon
- (Tıp) C işaret iile bilinen atom no: 6 ve atom ağırlığı: 12.011 olan kimyasal element, karbon, fahm, kömür
- carbon
- {i} kopya kâğıdı
Related Terms
English - English
Definition of an abundant, naturally occurring element, one form of which is graphite in English English dictionary
- carbon
an abundant, naturally occurring element, one form of which is graphite
Hyphenation
an abundant, na·tu·ral·ly oc·cur·ring element, one form of which I·s graph·itePronunciation
Resimler
Favorites