aleni

listen to the pronunciation of aleni
Turkish - English
overt
public

You should assume that anything you do online is public. - Çevrimiçi yaptığın bir şeyin aleni olduğunu varsaymalısın.

public, open, overt
proclaimed
declared
publicly, openly
public, not secret or private, overt, open
explicit
confessed
aleni celse
public hearing
aleni duruşma
(Hukuk) public hearing
aleni muhakeme
public trial
aleni müzayede
public auction
Turkish - Turkish
Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan: "Siz bugüne kadar zevcenizin vicdansızca ve aleni hıyanetine, edepsizliğine tahammül ettiniz."- H. R. Gürpınar
Açıktan açığa
Açık, ortada, meydanda, herkesin içinde yapılan
ALENİ
(Osmanlı Dönemi) Açık olarak, meydanda. Gizli olmayarak
ALENİ
(Hukuk) Açık, ortada; herkese açık, herkesçe bilinebilirlik
ALENİ MUHAKEME
(Hukuk) Açık yargılama
aleni
Favorites