akvaryum

listen to the pronunciation of akvaryum
Turkish - English
aquarium

I like going to the aquarium. - Akvaryuma gitmeyi severim.

Tom sat staring at the tropical fish swimming around in the aquarium in his bedroom. - Tom yatak odasındaki akvaryumda yüzen tropik balıklara bakarak oturdu.

fish tank
water-filled glass for keeping and exhibiting fish
akvaryum balıkları
(Denizbilim) aquarium fishes
akvaryum kliması
(Denizbilim) chiller
akvaryum balığı
goldfish

Why are you telling me about hippos all of the sudden? I don't see the connection between that and your twelve red goldfishes. - Birdebire su aygırlarını bana niçin anlatıyorsun? O ve senin on iki kırmızı akvaryum balığının arasındaki bağlantıyı anlamıyorum.

I bought her a goldfish and a bowl. - Ona bir akvaryum balığı ve bir kap aldım.

akvaryum bitkileri
(Denizbilim) aquarium plants
akvaryum motoru
aquarium motor
akvaryumlar
aquariums
Turkish - Turkish
(Osmanlı Dönemi) Lat. Su hayvanlarını veya bitkilerini besleyebilecek tarzda yapılmış camdan su kabı
Tatlı veya tuzlu su hayvanlarının ve su bitkilerinin yapay bir ortamda beslendiği cam su kabı
içinde su canlılarının bakılıp incelendiği, genellikle camdan yapılan hazne
Tatlı veya tuzlu su hayvanlarının, su bitkilerinin yapay bir ortamda beslendiği cam su kabı
akvaryum
Favorites