English - Turkish
Definition of agent noun of fast (voluntarily refrain from eating); one who fasts in English Turkish dictionary
- faster
- {f} daha hızlı
Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler.
-Generally speaking, boys can run faster than girls.
Bir köpek bir insanın koşabildiğinden daha hızlı koşabilir.
-A dog can run faster than a man can.
- faster
- hızlı
Genel olarak söylemek gerekirse, oğlanlar kızlardan daha hızlı koşabilirler.
-Generally speaking, boys can run faster than girls.
Bir köpek bir insanın koşabildiğinden daha hızlı koşabilir.
-A dog can run faster than a man can.
- faster
- hızlan
Yazılım donanımın hızlanmasından daha hızlı yavaşlıyor.
-Software is getting slower more rapidly than hardware becomes faster.
Nefes almam hızlandı ve gerildim.
-My breathing got faster and I became tense.
Related Terms
English - English
Definition of agent noun of fast (voluntarily refrain from eating); one who fasts in English English dictionary
- faster
agent noun of fast (voluntarily refrain from eating); one who fasts
Hyphenation
a·gent noun of fast (voluntarily re·frain from eating); one who fastsPronunciation
Resimler
Favorites