Bu, bizim geçen sene kaldığımız oteldir.
 - This is the hotel where we stayed last year.
Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
 - Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
İki yılda ilk kez bir film izledim.
 - I saw a movie for the first time in two years.
Kasabayı ziyaret edenler yıldan yıla artıyor.
 - Visitors to that town increase in number year by year.
Babam yakında kırk yaşında olacak.
 - My father will soon be forty years old.
Justin Bieber müzik kariyerine başladığında on dört yaşındaydı.
 - When Justin Bieber started his music career, he was fourteen years old.
Böyle bir mikrodalga fırınla, her zaman Yılbaşı gecesidir!
 - With a microwave oven like this, it's always New Year's Eve!
Beş yaşındaki kızım kreşe her zaman mutlu ve enerji dolu gider.
 - My five year old daughter always goes to kindergarten happy and full of energy.
Ruslar Fransız yollarını kopyalar, ancak daima elli yıl sonra.
 - The Russians copy the French ways, but always fifty years later.
İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
 - If it's not from Scotland and it hasn't been aged at least twelve years, then it isn't whisky.
Yılın hangi zamanında genellikle sahilde zaman geçirmek istersin?
 - What time of year do you usually like to spend time on the beach?
Tom geçen yıl zor günler geçirdi.
 - Tom had a rough time last year.
Tayfunlar her yıl zarara yol açar.
 - Typhoons bring about damage every year.