English - Turkish
Definition of advance feeling, presentiment; forewarning; intuitive flash in English Turkish dictionary
- premonition
- (Tıp) Herhangi bir şeyin olacağını önceden sezme, ön sezi
- premonition
- malum olma
- premonition
- basiret
- premonition
- hissikablelvuku
- premonition
- {i} içine doğma
- premonition
- (Tıp) Hastalık nöbetinin geleceğini gösteren sübjektif belirti, hastanın hissettiği öncü belirti
- premonition
- {i} uyarma
- premonition
- {i} önsezi
Tom'un öleceğine dair bir önsezim vardı.
-I had a premonition that Tom would die.
Ne vahşi, ne de evcil hayvanların ölümle ilgili herhangi önsezileri var gibi görünüyor.
-Neither wild nor domestic animals appear to have any premonition of death.
Related Terms
English - English
Definition of advance feeling, presentiment; forewarning; intuitive flash in English English dictionary
- {i} premonition
advance feeling, presentiment; forewarning; intuitive flash
Hyphenation
ad·vance feeling, presentiment; forewarning; in·tu·i·tive flashPronunciation
Resimler
Favorites