acquire or deserve by one's efforts or actions

listen to the pronunciation of acquire or deserve by one's efforts or actions
English - Turkish

Definition of acquire or deserve by one's efforts or actions in English Turkish dictionary

earn
kazanmak

Onlar para kazanmak istiyorlardı. - They wanted to earn money.

O işle, o ayda 500 doların üzerinde kazanmaktadır. - He earns over 500 dollars a month with that job.

earn
{f} para kazanmak

Çok para kazanmak için çok çalıştı. - He worked very hard to earn a lot of money.

Onlar para kazanmak istiyorlardı. - They wanted to earn money.

earn
edinmek
earn
kazandır/kazan
earn
kazan

Hayatını İngilizce öğreterek kazanıyor. - He earns his living by teaching English.

Sen bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusu kazandın. - And you have earned the new puppy that's coming with us … to the White House.

earn
{f} kazanmak; kazandırmak
earn
doğrultmak
earn
para kazandırmak
earn
kazanç elde etmek
earn
(Ticaret) (para) kazanmak
garner
toplamak
earn
{f} hak etmek
garner
{i} tahıl ambarı
garner
biriktirmek
garner
{f} almak
garner
{f} stoklamak
garner
{f} depolamak
English - English
earn
garner
acquire or deserve by one's efforts or actions

    Hyphenation

    ac·quire or de·serve by one's efforts or actions

    Turkish pronunciation

    ıkwayır ır dîzırv bay wʌnz efırts ır äkşınz

    Pronunciation

    /əˈkwīər ər dəˈzərv ˈbī ˈwənz ˈefərts ər ˈaksʜənz/ /əˈkwaɪɜr ɜr dɪˈzɜrv ˈbaɪ ˈwʌnz ˈɛfɜrts ɜr ˈækʃənz/
Favorites