English - Turkish
Definition of a women's undergarment worn under a skirt or dress; a shift in English Turkish dictionary
- slip
- kaymak
- slip
- kötüye gitmek (durum)
- slip
- ufak yanlış
- slip
- sürçme
Bu bir dil sürçmesiydi.
-It was a slip of the tongue.
Bu bir tür dil sürçmesi olmalı.
-This must have been some kind of Freudian slip.
- slip
- (gizlice) sıvışmak
- slip
- kayış
- slip
- {f} kay
Politikacı bir yılan balığı gibi kaygan!
-The politician is as slippery as an eel!
Tom buzda kaydı ve düştü.
-Tom slipped on the ice and fell down.
- slip
- düşmek (değer)
- slip
- (Tekstil) kombinezon
- slip
- kötüye gitmek
- slip
- yas
- slip
- {f} kaybetmek
- slip
- süzülmek
- slip
- {i} kayma, kayış
- slip
- sıvışmak
- slip
- {f} serbest bırakmak
- slip
- gemi kızağı
- slip
- {f} sıyırmak
Related Terms
English - English
Definition of a women's undergarment worn under a skirt or dress; a shift in English English dictionary
- slip
a women's undergarment worn under a skirt or dress; a shift
Hyphenation
a women's un·der·gar·ment worn un·der a skirt or dress; a shiftPronunciation
Resimler
Favorites