Her sabah erken kalkmaya gayret edeceğim.
 - I'll make an effort to get up early every morning.
Gayretin övgüye şayan.
 - Your effort deserves praise.
Çabalar her zaman faydalı olmaz.
 - Efforts do not always pay off.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
 - In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
Ortak çalışmaya dayalı bir çabaydı.
 - It was a collaborative effort.
Çalışma çok fazla enerji alır fakat bu çabaya değer.
 - Study takes a lot of energy, but it is worth the effort.
Hiçbir şey çaba harcamadan ölümlülere verilmez.
 - Nothing is given to mortals without effort.
Tom özür dilemek için hiçbir çaba harcamadı.
 - Tom made no effort to apologize.
Böyle zor zamanlarda girişimin hiçbir sıradan derecesi şirketi tehlikeden uzak tutmayacaktır.
 - In difficult times like these, no ordinary degree of effort will get our company out of danger.