English - Turkish
Definition of a stone that forms the top of wall or building in English Turkish dictionary
- stretcher
- {i} sedye
Onlar Tom'u bir sedye üzerinde uzağa aldılar.
-They took Tom away on a stretcher.
Tom'u son gördüğümde o bir sedye üzerindeydi.
-The last time I saw Tom, he was on a stretcher.
- capstone
- üstte olan taş
- capstone
- kapak taşı
- capstone
- (Mimarlık) Saçak taşı, kapak taşı, üst başlık
- capstone
- kapak taş
- copestone
- {i} son rötuş
- copestone
- {i} saçak taşı
- stretcher
- hasta veya ölü taşımaya mahsus teskere
- stretcher
- {i} gergi
- stretcher
- {i} tuval
- stretcher
- {i} ayakkabı kalıbı
- stretcher
- stretcherbearersedye taşıyan hastabakıcı
- stretcher
- {i} kasnak
- stretcher
- (Askeri) SEDYE, HASTA TESKERESİ, TEZKERE: Bak. ""litter"
- stretcher
- tuval/gergi/sedye
- stretcher
- gerici,sedye
- stretcher
- {i} oturak (kayık)
- stretcher
- (isim) sedye, ayakkabı kalıbı, gergi, kasnak, tuval, oturak (kayık), teskere (inşaat)
Related Terms
a stone that forms the top of wall or building
Hyphenation
a stone that forms the top of wall or build·ingTurkish pronunciation
ı stōn dhıt fôrmz dhi tôp ıv wôl ır bîldîngPronunciation
/ə ˈstōn ᴛʜət ˈfôrmz ᴛʜē ˈtôp əv ˈwôl ər ˈbəldəɴɢ/ /ə ˈstoʊn ðət ˈfɔːrmz ðiː ˈtɔːp əv ˈwɔːl ɜr ˈbɪldɪŋ/
Resimler
Favorites