English - Turkish
Definition of a small bone set in the mouth, a palate in English Turkish dictionary
- tooth
- diş
Ben bir diş fırçası ile dişlerimi temizlerim.
-I clean my teeth with a toothbrush.
Benim sol alt arka dişim ağrıyor.
-My lower left back tooth hurts.
- tooth
- diş açmak
- tooth
- dişlemek
- tooth
- pütürlü yapmak (kumaş )
- tooth
- {f} dişle kapla
- tooth
- dişleri birbirine geçmek
- tooth
- kenarına diş yapmak
- tooth
- armed to the teeth baştan tırnağa kadar silâhlı
- tooth
- diş gibi kesen şey
- tooth
- {i} tırtık
- tooth
- belirli bir yemeğe olan aşırı düşkünlük
- tooth
- {i} damak zevki
- tooth
- (Tıp) (teeth). Diş, dens, dentis
- tooth
- diş şeklinde şey
- tooth
- {i} sert yüzey (kâğıt vb.)
- tooth
- {ç} teeth (tith)
- tooth
- diş gibi çıkıntı
- tooth
- {i} pütür
- tooth
- f diş diş etmek
- tooth
- (isim) diş, pütür, tırtık, sert yüzey (kâğıt vb.), damak zevki, sevme (yemek)
Related Terms
English - English
Definition of a small bone set in the mouth, a palate in English English dictionary
- {n} tooth
a small bone set in the mouth, a palate
Hyphenation
a small bone SET in the mouth, a pal·atePronunciation
Resimler
Favorites