a small body of water that draws other small bodies wearing dry shoes

English - Turkish

Definition of a small body of water that draws other small bodies wearing dry shoes in English Turkish dictionary

Related Terms

puddle

su birikintisi

O, su birikintisi üzerinden atladı. - He jumped across the puddle.

Tom bir su birikintisi içinde yürüdü. - Tom stepped in a puddle of water.

puddle

{f} çiş yapmak

puddle

irkinti

puddle

gölcük

puddle

{f} işemek

puddle

{f} çamurlamak (su)

puddle

{i} gölet

puddle

(fiil) çamurlamak (su), çamurlu suya girmek, sıvamak, sıva haline getirmek (kil ve kum), tavlamak (demir), külçe fırınında tasfiye etmek, çiş yapmak, işemek

puddle

{f} çamurlu suya girmek

puddle

{i} sıvacı çamuru

puddle

{f} sıvamak

puddle

tavla/karıştır

puddle

{f} tavlamak (demir)

puddle

{f} külçe fırınında tasfiye etmek

puddle

{i} kumlu harç

puddle

(isim) gölet, su birikintisi, çamurlu su, gölcük, sıvacı çamuru, kumlu harç

puddle

çamurlu gölcük

English - English

Definition of a small body of water that draws other small bodies wearing dry shoes in English English dictionary

puddle

Hyphenation

a small bo·dy of wa·ter that draws oth·er small bod·ies wear·ing dry shoes

Turkish pronunciation

ı smôl bädi ıv wôtır dhıt drôz ʌdhır smôl bädiz werîng dray şuz

Pronunciation

/ə ˈsmôl ˈbädē əv ˈwôtər ᴛʜət ˈdrôz ˈəᴛʜər ˈsmôl ˈbädēz ˈwerəɴɢ ˈdrī ˈsʜo͞oz/ /ə ˈsmɔːl ˈbɑːdiː əv ˈwɔːtɜr ðət ˈdrɔːz ˈʌðɜr ˈsmɔːl ˈbɑːdiːz ˈwɛrɪŋ ˈdraɪ ˈʃuːz/