English - Turkish
Definition of a quantity containing another quantity a number of times without a remainder in English Turkish dictionary
- multiple
- çok bölümlü
- multiple
- çeşitli
- multiple
- birçok
Bu kitap birçok dilde yazılmıştır.
-This book is written in multiple languages.
Yaşamın birçok dil olmadan ne kadar fazla renksiz olacağını düşünemiyorum.
-I can't imagine how much more colourless life would be without multiple languages.
- multiple
- multipl
Tom'un multipl sklerozu var.
-Tom has multiple sclerosis.
- multiple
- (isim-elektrik) çok safhalı cereyan: "multiple circuit: çok safhalı devre"
- multiple
- multiple choice testlerde cevaplardan birini seçme usulü
- multiple
- {i} katsayı
- multiple
- multiple reentry vehicle birkaç ayrı bomba taşıyan roket
- multiple
- çok yönlü
- multiple
- (Tıp) Müteaddit, muhtelif (vücutta birden fazla yerde olan), mülti
- multiple
- çok kısımlı
- multiple
- (isim) katsayı, kat
- multiple
- (sıfat) çoklu, katlı, birçok
- multiple
- multiple circuit elek
- multiple
- (Askeri) ÇOK KATLI
- multiple
- (Tekstil) çok
Tom babasının birden çok kez ona tecavüz ettiğini iddia etti.
-Tom claimed that his father had raped him on multiple occasions.
Tom Mary'ye çoktan seçmeli testleri nasıl geçeği konusunda biraz tavsiye verdi.
-Tom gave Mary some advice on how to pass multiple-choice tests.
- multiple
- {s} katlı
Related Terms
English - English
Definition of a quantity containing another quantity a number of times without a remainder in English English dictionary
- multiple
a quantity containing another quantity a number of times without a remainder
Hyphenation
a quan·ti·ty containing an·oth·er quan·ti·ty a num·ber of times with·out a re·main·derTurkish pronunciation
ı kwäntıti kınteynîng ınʌdhır kwäntıti ı nʌmbır ıv taymz wîdhaut ı rimeyndırPronunciation
/ə ˈkwäntətē kənˈtānəɴɢ əˈnəᴛʜər ˈkwäntətē ə ˈnəmbər əv ˈtīmz wəᴛʜˈout ə rēˈmāndər/ /ə ˈkwɑːntətiː kənˈteɪnɪŋ əˈnʌðɜr ˈkwɑːntətiː ə ˈnʌmbɜr əv ˈtaɪmz wɪðˈaʊt ə riːˈmeɪndɜr/
Resimler
History
Favorites