English - Turkish
Definition of a person who is known for betrayal; a scoundrel in English Turkish dictionary
- rat
- {i} sıçan
Kedi sıçanı kovaladı.
-The cat ran after the rat.
Kedi sıçanları yakaladı.
-The cat caught the rats.
- rat
- {i} muhbir
- rat
- {i} fare
Fareler batan gemiyi terkederler.
-Rats desert a sinking ship.
Fare canlı mı yoksa ölü mü?
-Is the rat alive or dead?
- rat
- iri fare
- rat
- kalleşlik etmek
- rat
- kalleş
- rat
- sözünden dönmek
- rat
- dönek
- rat
- argo oyunbozan
- rat
- {f} hainlik etmek
- rat
- {f} ihbar etmek
- rat
- on ile
- rat
- kadınların saçını kabarık göstermek için kullanılan ufak ilâve parça
- rat
- argo gammazlamak
- rat
- {f} argo oyunbozanlık etmek
- rat
- Mus
Farelerden korkuyor musunuz?
-Are you afraid of rats?
Benim kedimin ve senin evcil farenin iyi geçineceklerini düşünüyor musun?
-Do you think my cat and your pet rat will get along well together?
- rat
- Norway rat göçmen
- rat
- {f} parti değiştirmek
Related Terms
English - English
Definition of a person who is known for betrayal; a scoundrel in English English dictionary
- rat
He’s more a man than any pair of rats of you in this here house.
a person who is known for betrayal; a scoundrel
Hyphenation
a per·son who I·s known for betrayal; a scoun·drelPronunciation
Resimler
Favorites