a person given to the use of alcoholic liquors

English - Turkish

Definition of a person given to the use of alcoholic liquors in English Turkish dictionary

Related Terms

alcoholic

alkol içeren

alcoholic

{s} alkol

Yetişkin Japon erkeklerinin yüzde altmışı düzenli olarak alkollü içecekler içerler. - Sixty percent of Japanese adult males drink alcoholic beverages on a regular basis.

Ben bir alkoliğim. Ben bir uyuşturucu bağımlısıyım. Ben eşcinselim. Ben bir dahiyim. - I'm an alcoholic. I'm a drug addict. I'm homosexual. I'm a genius.

alcoholic

{s} alkollü

Alkollü içeceklere elini değdirmez. - He never touches alcoholic drinks.

Yetişkin Japon erkeklerinin yüzde altmışı düzenli olarak alkollü içecekler içerler. - Sixty percent of Japanese adult males drink alcoholic beverages on a regular basis.

alcoholic

{i} alkolik

Tom'un alkolik olan bir karısı var. - Tom has a wife who's an alcoholic.

Eğer bir gün alkolik olursam, kesinlikle tatile Antalya'ya gideceğim. - If I ever turn into an alcoholic, I'll surely go on vacation to Antalya.

alcoholic

{i} ayyaş

alcoholic

(Tekstil) alkolik ( alkollu )

English - English

Definition of a person given to the use of alcoholic liquors in English English dictionary

alcoholic

Hyphenation

a per·son giv·en to the use of al·co·hol·ic liquors

Turkish pronunciation

ı pırsın gîvın tı dhi yus ıv älkıhälîk lîkırz

Pronunciation

/ə ˈpərsən ˈgəvən tə ᴛʜē ˈyo͞os əv ˌalkəˈhälək ˈləkərz/ /ə ˈpɜrsən ˈɡɪvən tə ðiː ˈjuːs əv ˌælkəˈhɑːlɪk ˈlɪkɜrz/