a part of a machine or instrument which directs its motion or action

listen to the pronunciation of a part of a machine or instrument which directs its motion or action
English - Turkish

Definition of a part of a machine or instrument which directs its motion or action in English Turkish dictionary

director
{i} müdür

Müdürle konuşabilir miyim? - Can I speak with the director?

Şirketin müdürüyle görüşmek istiyorum. - I want to see the director of the company.

director
{i} yönetmen

Gözde film yönetmenin kimdir. - Who's your favorite movie director?

Anime yönetmeni Satoshi Kon, kırk yedinci doğum gününden kısa süre önce 24 Ağustos 2010 tarihinde pankreas kanserinden öldü. - Anime director Satoshi Kon died of pancreatic cancer on August 24, 2010, shortly before his 47th birthday.

director
yönetici

Yönetici eleştiriye duyarlıdır. - The director is sensitive to criticism.

Biz yöneticinin kibrini pohpohladık. - We've flattered the director's vanity.

director
rejisör
director
(Dilbilim) yönlendirici
director
{i} yönetim kurulu üyesi
director
{i} direktör
director
{i} orkestra şefi
director
{i} idareci
director
(Askeri) KOMUTA ALETİ: Radar ve telemetre gibi bir cihazdan alınan bilgilere dayanarak devamlı surette atış esaslarını hesap eden ve bunları toplara intikal ettiren bir elektromanyetik cihaz. Bu cihaz; hareket halindeki bir hedefi, istikamet açısı ve açısal yükseklik bakımından takip etmek için kullanılır. Buna "antiaircraft director" da denir
director
{i} koro şefi
English - English
director
a part of a machine or instrument which directs its motion or action

    Hyphenation

    a part of a ma·chine or in·stru·ment which directs its mo·tion or ac·tion

    Turkish pronunciation

    ı pärt ıv ı mışin ır înstrımınt hwîç dayrekts îts mōşın ır äkşın

    Pronunciation

    /ə ˈpärt əv ə məˈsʜēn ər ˈənstrəmənt ˈhwəʧ dīˈrekts əts ˈmōsʜən ər ˈaksʜən/ /ə ˈpɑːrt əv ə məˈʃiːn ɜr ˈɪnstrəmənt ˈhwɪʧ daɪˈrɛkts ɪts ˈmoʊʃən ɜr ˈækʃən/
Favorites