a man employed in public affairs

English - Turkish

Definition of a man employed in public affairs in English Turkish dictionary

Related Terms

statesman

statesmanly devlet adamına yakışır

statesman

devlet adamı

Bir film yıldızından o bir devlet adamı oldu. - From a movie star he became a statesman.

Çocuk büyük bir devlet adamı oldu. - The boy grew up to be a great statesman.

statesman

devlet adam

Çocuk büyük bir devlet adamı oldu. - The boy grew up to be a great statesman.

Sir Winston Churchill, büyük bir devlet adamı olmanın yanı sıra, büyük bir yazardı. - Besides being a great statesman, Sir Winston Churchill was a great writer.

statesman

{i} kendi partisinden çok devletin yararını düşünen siyaset adamı

statesman

statesmanshiphükümet idaresinde hikmet ve cömertlik

statesman

akıllı ve tedbirli

statesman

{ç} states.men (steyts'mîn)

statesman

{i} deneyimli politikacı

statesman

devlet işlerinde tecrübeli ve bilgili olan kimse

English - English

Definition of a man employed in public affairs in English English dictionary

{n} statesman

Hyphenation

a man employed in pub·lic af·fairs

Turkish pronunciation

ı män employd în pʌblîk ıferz

Pronunciation

/ə ˈman emˈploid ən ˈpəblək əˈferz/ /ə ˈmæn ɛmˈplɔɪd ɪn ˈpʌblɪk əˈfɛrz/