a liquid used for washing

listen to the pronunciation of a liquid used for washing
English - Turkish

Definition of a liquid used for washing in English Turkish dictionary

wash
yıkamak

Mike bugün annesinin arabasını yıkamak zorunda değil. - Mike doesn't have to wash his mother's car today.

Tom arabayı yıkamak zorunda değil. Mary onu zaten yıkadı. - Tom doesn't have to wash the car. Mary's already washed it.

wash
{f} yıkanmak

İlk olarak yıkanmak istiyorum. - I want to wash up first.

Bu gömlek yıkanmak istiyor. - This shirt wants washing.

wash
{f} suyla temizlemek
wash
badana
wash
yıpranmadan yıkanabilir olmak
wash
çamaşırhane
wash
yıkanacak çamaşırlar
wash
{i} sulu yemek (kötü)
wash
(isim) yıkama, yıkanma, losyon, bulaşık suyu, sulu yemek (kötü), mutfak artığı, antiseptik sıvı, çalkantı sesi, dalga sesi, dümen suyu, erezyon, uçak izi, kıyıya vuran süprüntü, ince boya tabakası
wash
{f} erezyona uğratmak
wash
(fiil) erezyona uğratmak, yıkamak, yıkayıp temizlemek, aşındırmak, suyla temizlemek, taşımak (sular), badanalamak, boyamak, yıkanmak, elini yüzünü yıkamak, inandırmak, yıkanır olmak
wash
{f} ince maden/boya tabakasıyla kaplamak; yaldızlamak
wash
yıkanacak

Jane'in yıkanacak çok giysisi var. - Jane has a lot of clothes to wash.

wash
{i} uçak izi
wash
{f} yıkanır olmak
wash
{f} badanalamak
wash
{f} elini yüzünü yıkamak
wash
{f} ıslatmak
wash
{f} boyamak
wash
{i} mutfak artığı
English - English
wash
a liquid used for washing

    Hyphenation

    a liq·uid used for wash·ing

    Turkish pronunciation

    ı lîkwıd yuzd fôr wäşîng

    Pronunciation

    /ə ˈləkwəd ˈyo͞ozd ˈfôr ˈwäsʜəɴɢ/ /ə ˈlɪkwəd ˈjuːzd ˈfɔːr ˈwɑːʃɪŋ/
Favorites