Definition of a great number of things in English Turkish dictionary
- battalion
- {i} tabur
Tabur, düşmana teslim oldu.
-The battalion surrendered to the enemy.
General, iki taburun savaş düzeni almasını emretti.
-The general ordered the deployment of two battalions.
- a number of
- bir kaç
- a number of
- birtakım
Birtakım nüfuz sahibi arkadaşlarım var.
-I have a number of influential friends.
Tom, kendi veda yemeğinde birtakım müstehcen espriler yaptı ve bazı meslektaşları bundan rencide oldu.
-Tom told a number of off-colour jokes at his farewell dinner, and some of his colleagues were offended.
- a number of
- birkaç
Birkaç arkadaş onu uğurladılar.
-A number of friends saw him off.
Bugün birkaç öğrenci eksik.
-A number of students are absent today.
- battalion
- müfreze
- a great number
- çok sayıda
- a number of
- Bir dizi
O, bir dizi heyecanlı dedektif hikâyesi yazdı.
-He has written a number of exciting detective stories.
Fadıl, Leyla'dan bir dizi mektup aldı.
-Fadil received a number of letters from Layla.
- a number of
- bir miktar
Bir miktar kitap çalındı.
-A number of books were stolen.
Meclis üyesi bir miktar tartışmalı önerge sundu.
-The councilor tabled a number of controversial motions.
- battalion
- (Askeri) TABUR: Bir karargah bölüğüyle iki veya daha çok bölük veya bataryadan müteşekkil birlik. Tabur; alayın, üzerine yalnız taktik görevler alan bir parçası olabileceği gibi, hem idari hem taktik görevleri müstakil bir birlik de olabilir
- battalion
- {i} kıta
- battalion
- i., ask. tabur
Related Terms
Definition of a great number of things in English English dictionary
- battalion
- a number of
- Several of
I spoke with a number of them about it.
- a number of
- Several
A number of people have commented on it.
- a number of
- several, numerous, many