a glass through which objects are viewed

listen to the pronunciation of a glass through which objects are viewed
English - Turkish

Definition of a glass through which objects are viewed in English Turkish dictionary

perspective
perspektif

Neden senin perspektifin çok değişti? - Why has your perspective changed so much?

Tom'un farklı bir perspektifi var. - Tom has a different perspective.

perspective
bakış açısı

Onun siyasi bakış açısını onaylıyorum. - I share his political perspective.

Problemi bir çocuğun bakış açısıyla düşünmeliyiz. - We should consider the problem from a child's perspective.

perspective
{i} derinlemesine inceleme yeteneği
perspective
{i} görünüm
perspective
(Politika, Siyaset) öngörü
perspective
(Politika, Siyaset) görüş
perspective
açı

Onun siyasi bakış açısını onaylıyorum. - I share his political perspective.

Güneş sarıdır. Bu sizin bakış açınıza bağlı. Ben sarılığın güneşli olduğu fikrindeyim. - The sun is yellow. That depends on your perspective. I am of the opinion that yellowness is sunny.

perspective
görünge
perspective
perspektife dikkat ederek çizilmiş
perspective
{i} geniş bakış açısı
perspective
(Mukavele) perspektif; görüş açısı
perspective
perspektif manzara
perspective
(isim) perspektif, derinlik, derinlemesine inceleme yeteneği, görünüm, geniş bakış açısı
perspective
{i} uzaklık duygusu veren manzara resmi
perspective
perspektife göre resimlendirilmiş
perspective
perspektife uygun
perspective
perspective view mesafelere oranla görünüş
perspective
{i} (resimde) perspektif
perspective
derinlik verilmiş
English - English
perspective
a glass through which objects are viewed

    Turkish pronunciation

    ı gläs thru hwîç ıbceks ır vyud

    Pronunciation

    /ə ˈglas ˈᴛʜro͞o ˈhwəʧ əbˈʤeks ər ˈvyo͞od/ /ə ˈɡlæs ˈθruː ˈhwɪʧ əbˈʤɛks ɜr ˈvjuːd/
Favorites