a facility, function, department, etc , that impedes production

listen to the pronunciation of a facility, function, department, etc , that impedes production
English - Turkish

Definition of a facility, function, department, etc , that impedes production in English Turkish dictionary

bottleneck
şişe boynu
bottleneck
(deyim) ayak bağı
bottleneck
(Askeri) boğum yeri
bottleneck
daralmış yol
bottleneck
şişe boğazı
bottleneck
dar boğaz

Mühendis sıkıntısı şirketimizin gelişimine büyük dar boğaz. - The shortage of engineers is the greatest bottleneck to the development of our company.

bottleneck
dar geçit
bottleneck
darboğaz
bottleneck
İşlerin yürümesini engelleyen kimse veya durum
bottleneck
Engel, mâni
bottleneck
(Askeri) DARBOĞAZ, DAR GEÇİT, BOĞUM YERİ: Bir geçit yeri; trafik tıkanıklığına elverişli geçit noktası
bottleneck
(isim) dar geçit, tıkanıklık, darboğaz
bottleneck
iş1erin yürümesini engelleyen kimse veya durum
English - English
bottleneck
a facility, function, department, etc , that impedes production
Favorites