Ben bu kamerayı dün aldım.
 - I bought this camera yesterday.
Babam, doğum günüm için bana bir kamera aldı.
 - My father bought me a camera for my birthday.
Tom fotoğraf makinesini benimki için ödediğimden daha azına satın aldı.
 - Tom bought his camera for less than I paid for mine.
Tom yeni bir fotoğraf makinesi aldı bu yüzden eski olanını sattı.
 - Tom bought a new camera so he sold his old one.
Fotoğraf makinasına gülümseyin lütfen!
 - Smile at the camera, please!
Kızım için yeni bir fotoğraf makinası alacağım.
 - I'm going to buy a camera for my daughter.
Gizlilik konusu olarak banyolara kamera kuramazsınız.
 - You cannot install cameras in bathrooms as a matter of privacy.
Her yerde gizli kameralar vardı.
 - There were hidden cameras everywhere.