a bend or crease

listen to the pronunciation of a bend or crease
English - Turkish

Definition of a bend or crease in English Turkish dictionary

fold
kıvrım
fold
sürü
fold
{f} katla

Kolunu katlamış oturuyordu. - He was sitting with his arms folded.

Tom giysilerini katladı ve onları valizine koydu. - Tom folded his clothes and put them in his suitcase.

fold
çukur
fold
ağıl
fold
{f} bükmek
fold
batmak
fold
{i} kilise
fold
cemaat/ağıl/kat/kıvrım
fold
{f} çırpmak
fold
fold bağla/katlan/katla
fold
{i} yuva
fold
{f} çökmek
fold
katı
fold
kere
fold
katlı

Tom gömleğini katlıyor. - Tom is folding his shirt.

Kollarım katlı durdum. - I stood with my arms folded.

fold
{f} ağıla kapamak
fold
{f} kapanmak
fold
misil
fold
{i} sürü (koyun)
English - English
fold
a bend or crease

    Hyphenation

    a Bend or crease

    Turkish pronunciation

    ı bend ır kris

    Pronunciation

    /ə ˈbend ər ˈkrēs/ /ə ˈbɛnd ɜr ˈkriːs/
Favorites