şifresiz

listen to the pronunciation of şifresiz
Turkish - English
(Bilgisayar) Not encrypted
clean
şifre
{i} password

God exists, but he forgot the password. - Tanrı var ama şifreyi unutmuş.

Tom doesn't remember his password. - Tom şifresini hatırlamıyor.

şifre
code

Why is my code not working? - Neden benim şifrem çalışmıyor?

Frank left a message by means of a secret code. - Frank gizli bir şifre vasıtasıyla bir mesaj bıraktı.

şifre
{i} cypher
şifre
(Askeri) crypto
şifre
watchword
şifre
cipher

the information may be given in cipher. - Bilgi şifreli verilebilir.

Tom was writing cryptic notes in a cipher - Tom bir şifre içinde gizli notlar yazıyordu.

şifre
code word
şifre
key word
şifre
cypher, cipher, code
Turkish - Turkish

Definition of şifresiz in Turkish Turkish dictionary

Şifre
kod
ŞİFRE
(Osmanlı Dönemi) Herkesin anlayamadığı, bazı kimselere mahsus anlaşma usul
ŞİFRE
(Osmanlı Dönemi) Haberleşmede kullanılan belirli bazı işaretler
ŞİFRE
(Osmanlı Dönemi) Fr. Gizli ve işaretle yazı usulü
şifre
Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü
şifre
(Osmanlı Dönemi) gizli ve işâretle yazı usulü; herkesin yazamadığı, bazı kimselere mahsus anlaşma usulü
şifre
Gizli haberleşmeye yarayan işaretlerin tümü: "İstanbul mümessilliği şifresiyle Mustafa Kemal Paşa'ya bekledikleri malumatı iletmiştim."- Y. K. Karaosmanoğlu
şifresiz
Favorites