şişmiş şişmiş

listen to the pronunciation of şişmiş şişmiş
Turkish - English

Definition of şişmiş şişmiş in Turkish English dictionary

şişmiş
inflated
şişmiş
bloated

I feel bloated after eating a plate of Pad Thai. - Bir tabak Pad Thai yedikten sonra kendimi şişmiş hissediyorum.

Layla's bloated corpse was found in a river. - Leyla'nın şişmiş cesedi bir nehirde bulundu.

ayakları şişmiş
footsore
dayaktan şişmiş kulak
cauliflower ear
dizi şişmiş
(at) spavined
dizi şişmiş (at)
spavined
şişmiş
puffed
şişmiş
tumid
şişmiş
blown up
şişmiş
swollen

His eye was swollen and his nose was bleeding. - Onun gözü şişmişti ve burnu kanıyordu.

Your feet are swollen because your shoes are too small. - Ayakkabıların çok küçük olduğu için ayakların şişmiş.

şişmiş
turgid
şişmiş
blown
şişmiş
swelled
şişmiş
puffy

Have you been crying all night? Your eyes are all puffy. - Bütün gece ağlıyor muydun? Gözlerin tamamen şişmiş.

şişmiş şişmiş
Favorites