şişede

listen to the pronunciation of şişede
Turkish - English
bottled
Simple past tense and past participle of bottle
past of bottle
Put into bottles; inclosed in bottles; pent up in, or as in, a bottle
Having the shape of a bottle; protuberant
Bottled gas is kept under pressure in special metal cylinders which can be moved from one place to another. see also bottle. bottled water/beer etc water, beer etc that is sold in a bottle
şişe
bottle

I bought a bottle of salad oil. - Bir şişe salata yağı aldım.

I bought a bottle of beer at the liquor store. - Likör dükkânından bir şişe bira satın aldım.

şişe
(Tıp) cupping glass
şişe
(Tıp) vial
şişe
nondescript
şişe
ampulla
şişe
thin, narrow strip of wood nailed over the joints between the boards of a ceiling, lath
şişe
cruet
şişe
bottle; flask
şişe
magnum
şişe
carboy
şişe
bottleful
Turkish - Turkish

Definition of şişede in Turkish Turkish dictionary

ŞİŞE
(Osmanlı Dönemi) Çeşitli maksatlarla çakılan çıta
ŞİŞE
(Osmanlı Dönemi) Camdan yapılmış ağzı dar uzunca kap. Lâmbaya geçirilen camdan küçük baca
şişe
Sıvıların, özellikle de içeceklerin camdan veya başka maddelerden yapılmış, dar ağızlı uzun kap: "Önünde yarım kiloluk bir şarap şişesi yarı yarıya boştu."- S. F. Abasıyanık
şişe
Sıvıların, özellikle de içkilerin konulduğu camdan yapılmış, dar ağızlı uzun kap
şişe
Gaz lambasında fitil çevresine konulan cam koruyucu. Şişenin aldığı ölçüde: "Olsa da bu zavallıya hiç olmazsa bir şişe kan verilse!"- M. Ş. Esendal
şişe
Tavan tahtaları arasındaki açıklığı kapatmak için uzunluğuna çakılan çıta
şişe
içinde çoğu kez zerk edilecek, sıvı durumda ilâç bulunan küçük veya büyük cam tüp
Şişe
(Osmanlı Dönemi) KARURE
şişe
Gaz lambasında fitil çevresine konulan cam koruyucu
şişe
Lamba camı
şişe
Şişenin aldığı ölçüde
şişe
mina
şişe
potlika
şişede
Favorites