Japan has many different characteristics.
 - Japonya'nın birçok farklı özellikleri var.
These are characteristics of the spoken language.
 - Bunlar, konuşulan dilin özellikleridir.
Because of its origins, Canadian English has features of both American and British English.
 - Onun kökeninden dolayı, Kanada İngilizcesi hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesi ile ilgili özelliklere sahiptir.
Kate has very good features.
 - Kate'in çok güzel özellikleri var.
It's a very large property.
 - Bu çok büyük bir özellik.
Superconductivity is a physical property.
 - Aşırıiletkenlik fiziksel bir özelliktir.
Japan has many different characteristics.
 - Japonya'nın birçok farklı özellikleri var.
These are characteristics of the spoken language.
 - Bunlar, konuşulan dilin özellikleridir.
The lecturer spoke generally about American literature and specifically about Faulkner.
 - Konferansçı genel olarak Amerikan edebiyatı ve özellikle Faulkner hakkında konuştu.
Instead of giving Alex a nut each time he said something, she'd only give it when he specifically said nut.
 - O, Alex'e her konuşmasında bir ceviz verme yerine, onu sadece özellikle ceviz dediğinde verecekti.
The fundamental character traits of this woman were pride, decisiveness, and courage.
 - Bu kadının temel karakter özellikleri gurur, kararlılık ve cesaretti.
The botanist carefully recorded the morphological characteristics of the trees.
 - Botanikçi dikkatle ağaçların morfolojik özellikleri kaydetti.
Courage is a wonderful trait.
 - Cesaret harika bir özelliktir.
The fundamental character traits of this woman were pride, decisiveness, and courage.
 - Bu kadının temel karakter özellikleri gurur, kararlılık ve cesaretti.
I want to emphasize this point in particular.
 - Ben özellikle bu konuyu vurgulamak istiyorum.
The teacher particularly emphasized that point.
 - Öğretmen özellikle o noktaya vurgu yaptı.
Specifications and price are subject to change.
 - Teknik özellikler ve fiyat değişebilir.
I have nothing in particular to do tomorrow.
 - Yarın özellikle yapacak bir şeyim yok.
I don't think Tom is particularly handsome.
 - Tom'un özellikle yakışıklı olduğunu sanmıyorum.
It is important to pay special attention to your love life.
 - Aşk hayatına özellikle dikkat etmen önemlidir.
Could you explain all the safety features to me once again?
 - Bana bir kez daha tüm güvenlik özelliklerini açıklayabilir misin?
Because of its origins, Canadian English has features of both American and British English.
 - Onun kökeninden dolayı, Kanada İngilizcesi hem Amerikan hem de İngiliz İngilizcesi ile ilgili özelliklere sahiptir.