özellikle, özellikle, özellikle

listen to the pronunciation of özellikle, özellikle, özellikle
Turkish - English
especially, notably, specifically
özellikle
specially
özellikle
particularly

I don't particularly like her. - Ben özellikle onu sevmiyorum.

Tom doesn't particularly like Mary. - Tom özellikle Mary'yi sevmiyor.

özellikle
especially

We want Kylie Minogue to come to Turkey, especially Gaziantep. - Kylie Minogue'nun Türkiye'ye, özellikle Gaziantep'e gelmesini istiyoruz.

Dachshund sausages first became popular in New York, especially at baseball games. - Dachshund sosisleri ilk olarak New York'ta popüler oldu, özellikle beyzbol oyunlarında.

özellikle
in particular

I remember one poem in particular. - Özellikle bir şiiri hatırlıyorum.

I have nothing in particular to do tomorrow. - Yarın özellikle yapacak bir şeyim yok.

özellikle
nominately
özellikle
for one

I, for one, don't like pictures like this. - Ben özellikle bu tür resimleri sevmiyorum.

özellikle
vibration
özellikle
most particularly
özellikle
all

I'd like to visit America most of all. - Özellikle Amerika'yı ziyaret etmek istiyorum.

North Africans are more or less like Italians. We're all people who live around the Mediterranean Sea and we share many cultural traits. - Kuzey Afrikalılar az çok İtalyanlar gibidirler. Hepimiz Akdeniz çevresinde yaşayan insanlarız ve birçok kültürel özellikleri paylaşırız.

özellikle
most especially
özellikle
exclusively

This bookstore deals exclusively in old and rare books. - Bu kitapçı özellikle eski ve nadir kitaplarla ilgileniyor.

özellikle belirtmek
point to
özellikle, ençok, üstelik, hususiyetle
In particular, Martin Luther King, moreover, with characteristics
yuva yapan (özellikle kuş)
nester
özellikle
particularly, especially
özellikle
notedly
özellikle
above all

She is reputable, rational and above all pretty. - O, saygın rasyonel ve özellikle güzel.

özellikle
principally
özellikle
in especial
özellikle
particularly, specially; in particular; especially
özellikle
expressly

We would like to eat. Could you serve us expressly? We need to be on our way before half past one. - Yemek yemek istiyoruz. Özellikle bize hizmet eder misiniz? bir buçuktan önce yolda olmalıyız.

özellikle belirtilmemiş
unspecified
özellikle bunun için
ad hoc
özellikle dikkat etmek
pay particular attention
özellikle ilgili .... nin ... numaralı maddelerini
(Hukuk) in particular article(s) ... thereof
Turkish - Turkish

Definition of özellikle, özellikle, özellikle in Turkish Turkish dictionary

özellikle
Özel olarak, her şeyden önce, hele, bilhassa, hususuyla: "Eşiğinde bulunduğu delilik üzerine konuşmaktan özellikle zevk alırmış."- H. Taner
özellikle
Özel olarak, her şeyden önce, hele, bilhassa, hususuyla
özellikle, özellikle, özellikle
Favorites