Turkish - English
Definition of çekimserlik in Turkish English dictionary
- refraining from voting
- abstention from voting
- abstention; reluctance or refusal to commit oneself
- go-by
- abstention
- lehte çekimserlik
- (Politika, Siyaset) positive abstention
- çekimser
- uncommitted
- çekimser
- impartial
- çekimser
- noncommittal
- çekimser
- abstaining, uncommitted; abstainer
- çekimser
- (someone) who refrains from making his/her opinion known; (someone) who either refuses or is reluctant to commit himself/herself
- çekimser
- (a glance) which refuses to meet one's own, reluctant
- çekimser
- non committal
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of çekimserlik in Turkish Turkish dictionary
- Çekimser davranma durumu
- ÇEKİMSER
- (Osmanlı Dönemi) t. Taraf tutmayan
- çekimser
- Oy vermekten, eğilim göstermekten veya bir şey yapmaktan kaçınan (kimse), müstenkif
- çekimser
- Oy vermekten, eğilim göstermekten veya bir şey yapmaktan kaçınan, müstenkif
Related Terms
çekimserlik
Hyphenation
çe·kim·ser·likResimler
History
Favorites