English - Turkish
Definition of (1) the escape of fluid from the blood vessels, or (2) the fluid effused in English Turkish dictionary
- effusion
- (Tıp) epanşman
- effusion
- delikten yayınma
- effusion
- (Kimya) sızınım
- effusion
- sızım
- effusion
- dökme
- effusion
- taşma
- effusion
- dökülen veya akan şey
- effusion
- bedenin içinde kanın damarlardan başka dokulara akması
- effusion
- {i} efüzyon
- effusion
- {i} akıtma
- effusion
- {i} coşkunluk
- effusion
- sızıntı/içini dökme
- effusion
- (isim) akıtma, içini dökme, akma, efüzyon, açılma, taşkınlık, coşkunluk, bolluk
- effusion
- {i} akma
- effusion
- coşkun hislerin etkisi altında yazılan yazı
- effusion
- {i} taşkınlık
- effusion
- (Tıp) dökülme, dökülen madde
Related Terms
English - English
Definition of (1) the escape of fluid from the blood vessels, or (2) the fluid effused in English English dictionary
- effusion
(1) the escape of fluid from the blood vessels, or (2) the fluid effused
Hyphenation
(1) the es·cape of flu·id from the blood vessels, or (2) the flu·id ef·fusedPronunciation
Resimler
Favorites