en fazla teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- utmost
- highest
- at (the) most
- max
The bus can carry a maximum of forty people.
- Otobüs en fazla kırk kişi taşıyabilir.
This truck has a maximum load of 5 tons.
- Bu kamyon en fazla 5 ton yük taşıma kapasitesine sahip.
- at the (very) outside
- at best
We've bought three hours at best.
- En fazla üç saat satın aldık.
- full
- at the outside
- at most
He has at most 100 dollars.
- Onun en fazla 100 doları var.
She's at most 20 years old.
- O, en fazla yirmi yaşındadır.
- at the most
At the most, you'll only be 30 minutes late.
- En fazla, sadece otuz dakika geç kalacaksın.
Cherry blossoms last only for a few days, a week at the most.
- Kiraz çiçekleri, sadece birkaç gün dayanır, en fazla bir hafta.
- best
We've bought three hours at best.
- En fazla üç saat satın aldık.
- maximal
- at the (very) outside, at (the) most
- maximum
This truck has a maximum load of 5 tons.
- Bu kamyon en fazla 5 ton yük taşıma kapasitesine sahip.
The bus can carry a maximum of forty people.
- Otobüs en fazla kırk kişi taşıyabilir.
- most
He will pay 20 dollars at most.
- En fazla 20 dolar ödeyecek.
What I most noticed about my Japanese high school, however, was the great respect shown by students toward their teachers.
- Her nasılsa, Japon lisem hakkında en fazla fark ettiğim şey öğrenciler tarafından öğretmenlerine gösterilen büyük saygıydı.
- furthest
- uttermost
- predominate
- outside
- at the furthest
- at the very most
- most#beautiful
- at the utmost
