en azından

listen to the pronunciation of en azından
Türkçe - İngilizce
at least

Tom washes clothes at least once a week. - Tom en azından haftada bir kez çamaşırları yıkar.

At least being sick gives you the perfect excuse to stay home and watch movies. - Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.

leastways
fully
no fewer than
at least, fully
to say the least
en az
at least

This pencil cost me at least a hundred bucks. - Bu kalem bana en az yüz dolara mâl oldu.

Brush your teeth twice a day at least. - Dişlerini günde en az iki kez fırçala.

en az
least

It will take her at least two years to be qualified for that post. - Onun bu görev için nitelikli olması en az iki yılını alacak.

We must sleep at least seven hours a day. - Günde en az yedi saat uyumak zorundayız.

en az
at the least
en az
min

I don't know when the meeting started, but it started at least thirty minutes ago. - Toplantının ne zaman başladığını bilmiyorum ama en az otuz dakika önce başladı.

The job will take a minimum of ten days. - İş en az on gün alır.

en az
(Bilgisayar) more than
en az
fewest
en az
(Bilgisayar) min length
en az
merest
en az
(deyim) rock bottom
en az
a good

It was a good five kilometers from the station to the school. - İstasyondan okula en az beş kilometre idi.

At least somebody is having a good time. - En azından biri iyi vakit geçiriyor.

en az
leastways
en az
minimal
en az
fully
en az
at a mere
en az
at least to
en az
for at least
en az
minimum

The job will take a minimum of ten days. - İş en az on gün alır.

The job will take a minimum of ten days. - Bu iş en az on gün sürecek.

en az
a) minimal, least b) at least, fully
Türkçe - Türkçe

en azından teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı

En az
edna
En az
ekal
En az
(Hukuk) LAAKAL