He recoiled before his master's anger.
- O, efendisinin öfkesi karşısında geri çekildi.
The mind is a good servant, but a poor master.
- Akıl iyi bir uşak fakat kötü bir efendidir.
We have something special for you, sir.
- Sizin için özel bir şeyimiz var, efendim.
I can't do that, sir.
- Onu yapamam, efendim.
Drum is the lord of music.
- Davul, müziğin efendisidir.
He lives according to the law of the Lord.
- Efendinin yasasına göre yaşıyor.