describes a solid flattened form

İngilizce - Türkçe

describes a solid flattened form teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

depressed

morali bozuk

Tom Mary'nin neden çok morali bozuk göründüğünü merak ediyordu. - Tom wondered why Mary seemed so depressed.

Tom'un son zamanlarda biraz morali bozuk. - Tom has been a little depressed lately.

depressed

{s} bunalımlı

Tom bunalımlı görünüyordu. - Tom seemed depressed.

Tom bu sabah bunalımlı gibi görünüyor. - Tom seems to be depressed this morning.

depressed

sanayisi gelişmemiş

depressed

üzülmüş

depressed

kahrolmak

depressed

keyifsiz

Kendimi biraz keyifsiz hissediyorum. - I feel a bit depressed.

depressed

{f} üz

Hatırlamak beni üzdü. - Remembering it depressed me.

Bu felsefe kitabını okumak beni üzüyor. - Reading this philosophy book is making me depressed.

depressed

üzgün

Tom depresif ve üzgün. - Tom is depressed and upset.

depressed

Depresyona girmiş, bunalımlı

I feel depressed.

depressed

canı sıkılmış

depressed

{s} değeri düşürülmüş

depressed

{s} çökmüş

Çökmüş ekonomi iyileşme belirtileri gösterdi. - The depressed economy showed signs of improving.

depressed

(sıfat) kederli, karamsar, bastırılmış, bunalımlı, düşürülmüş, darboğazda olan, durgun, çökmüş

depressed

x üz/indir/bastır

depressed

(Biyoloji) deprese

depressed

{s} kederli

depressed

{s} durgun (piyasa/ekonomi)

İngilizce - İngilizce

describes a solid flattened form teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

depressed

Heceleme

describes a sol·id flattened form

Türkçe nasıl söylenir

dîskraybz ı sälıd flätınd fôrm

Telaffuz

/dəˈskrībz ə ˈsäləd ˈflatənd ˈfôrm/ /dɪˈskraɪbz ə ˈsɑːləd ˈflætənd ˈfɔːrm/