Çocuklarımızı ve torunlarımızı düşünmek zorundayız.
- We must think of our children and grand-children.
Başka birini düşünmek zorunda kalacağız.
- We'll have to think of someone else.
İki kişi onu kızları olarak düşünüyor.
- Two people think of her as their daughter.
Orijinal plan hakkında ne düşünüyorsun?
- What do you think of the original plan?
Orijinal plan hakkında ne düşünüyorsun?
- What do you think of the original plan?
Yeni öğretmen hakkında ne düşünüyorsunuz?
- What do you think of the new teacher?
Tom herhangi bir sorun olduğunu fark etmiş gibi görünmüyordu.
- Tom didn't seem to notice any problems.
Onun hatanı farketmesi kesin.
- He's bound to notice your mistake.
Neden her şey hakkında düşünmek zorundayım?
- Why do I have to think of everything?