definiert

listen to the pronunciation of definiert
Almanca - Türkçe
tanımlanmış
tanımlı
tanımlanan
İngilizce - Türkçe

definiert teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

defined
tanımlanmış

Doku kültürü bakış açısından, bu deney için çevre daha katı bir şekilde tanımlanmış olmalıdır. - From the viewpoint of tissue culture, the environment for this experiment should be more rigidly defined.

defined
{f} tanımla

Bu kitaplar kültürümüzü tanımlamış ve şekillendirmiştir. - These books have defined and shaped our culture.

Schopenhauer mimariyi donmuş müzik olarak tanımladı. - Schopenhauer defined architecture as frozen music.

defined
(Bilgisayar) açıklama
defined
(Bilgisayar) tanımlı
defined
tamlanan
defined
belirtili
defined
tanımla(mak)
defines
tanımlamalar
defıned
Tanımlı
enunciated
alıma
defined
tanimla
Almanca - İngilizce
enunciated
defined

Boxing has been defined as the art of hitting without being hit. - Boxen ist definiert worden als die Kunst zu treffen, ohne getroffen zu werden.

Vectors need not correspond to a physical quantity; anything can be a vector space as long as vector addition and scalar multiplication is defined. - Vektoren müssen keiner physikalischen Größe entsprechen; viele Strukturen können einen Vektorraum bilden, solange die Vektoraddition und die Multiplikation mit Skalaren definiert sind.

defines

A dictionary defines words. - Ein Wörterbuch definiert Wörter.

denned
defıned
definiert vor
predefines
neu definiert
redefined
noch nicht definiert
to be defined
noch nicht definiert
to be determined /TBD/
unklar definiert
ill-defined
unscharf definiert
fuzzily defined
vage definiert
fuzzily defined