deciding which methods to use, plus who to train, when, and where

listen to the pronunciation of deciding which methods to use, plus who to train, when, and where
İngilizce - Türkçe

deciding which methods to use, plus who to train, when, and where teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

training
eğitim

Tom henüz bisiklete çok iyi binemiyor, bu yüzden onun bisikletinin eğitim tekerlekleri var. - Tom can't ride a bicycle very well yet, so his bicycle has training wheels.

Onların işlere ve eğitime ihtiyacı vardı. - They needed jobs and training.

training
jimnastik ayakkabısı
training
antreman
training
eğitici
training
yetiştirim
training
(Ticaret) öğrenme
training
terbiye
training
antrenman

Profesyonel sporcular antrenmana saatler harcarlar. - Professional athletes spend hours training.

Yani ... o, günde üç saat, haftada beş gün antrenman yapıyor. - So... he has training three hours a day, five days a week.

training
{f} eğit

Onların işlere ve eğitime ihtiyacı vardı. - They needed jobs and training.

Sanırım eğitim planına bağlı kalmalısın. - I think you should stick to your training schedule.

training
{i} egzersiz
training
{i} çalışma

Tom ağırlık çalışması yapar. - Tom does weight training.

training
training seat çocuk için eğitici oturak
training
tahsil
training
go into training antrenman yapmak
training
(Askeri) EĞİTİM: Nazari ve tatbiki geliştirme esaslarının tümünü içine alan terim. Ayrıca bakınız: "advanced indivudual training", "advanced unit training", "basic combat training", "basic unit training" ve "combat arms training"
training
{i} staj süresi
training
çevir/eğitim gör/eğit
training
{i} çalıştırma

Bu makineyi çalıştırmak için özel bir eğitim gerekli değil. - No special training is needed to operate this machine.

İngilizce - İngilizce
training
deciding which methods to use, plus who to train, when, and where