Englisch - Türkisch
Definition von zum stillstand gebracht im Englisch Türkisch wörterbuch
- checked
- {s} damalı
- checked
- {s} ekoseli
- stemmed
- (sıfat) saplı
- checked
- onaylandı
- checked
- (Bilgisayar) onaylanmış
- checked
- kontrol edilmiş
- checked
- (Bilgisayar) işaretlenmiş
- checked
- (Bilgisayar) seçilmiş
- checked
- (Bilgisayar) onay işaretli
- checked
- (Bilgisayar) denetimli
- checked
- ekose desenli
- checked
- kareli
- checked
- kontrol et
O, satın almadan önce evin dayanıklılığını kontrol etti.
-He checked the durability of the house before buying it.
Tom trafiğe çıkmadan önce dikiz aynasını kontrol etti.
-Tom checked his rearview mirror before pulling out into traffic.
- stemmed
- saplı
- stopped
- durmuş
Bir gökkuşağı belirmeden önce, hemen hemen yağmur durmuştu.
-Scarcely had the rain stopped before a rainbow appeared.
Saat durmuş. Yeni bir pil gerekli.
-The clock has stopped. It needs a new battery.
- stopped
- (sıfat) tıkanık
- stopped
- {s} tıkanık
Relevante Übersetzungen
zum stillstand gebracht
Resimler
Historie
Favoriten