yakışıksız

listen to the pronunciation of yakışıksız
Türkisch - Englisch
Türkisch - Türkisch
Yakışık almayan, uygunsuz, çirkin, münasebetsiz: "Bundan büyüğü pek yakışıksız olur."- T. Buğra
Yakışık almayan, uygunsuz, çirkin, münasebetsiz
yakışıksız
Favoriten