Çok güzel görünümlü bir el yazısı var.
- She has very nice-looking handwriting.
Mary çok güzel bir kız.
- Mary is a very nice girl.
Çünkü sen tatlı ve güzel bir kızsın.
- Because you're a sweet and lovely girl.
Biz güzel bir yemek yedik.
- We had a lovely meal.
Ne sevimli bir bahçe!
- What a lovely garden!
İki oğlan sevimli bir kediyle yalnız yaşıyorlardı.
- The two boys lived alone with a lovely cat.
Ve yolun her adımında benim arkamda olan sevgili karım Kate'e teşekkür etmeliyim.
- And I must thank my lovely wife, Kate, who was behind me every step of the way.
Siz çok hoş bir seyircisiniz.
- You're such a lovely audience.
Eğer para kazanmak için buradaysan, Amerika bulunmak için hoş bir yer.
- America is a lovely place to be, if you are here to earn money.
... Some are very nice. ...
... of all, solar power is very nice, but it's twice as expensive as fossil fuel technology ...