verkaufsberater

listen to the pronunciation of verkaufsberater
Englisch - Türkisch

Definition von verkaufsberater im Englisch Türkisch wörterbuch

assistant
{i} muavin
assistant
asistan

Biz onu bir asistan olarak onu işe aldık. - We employed her as an assistant.

Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı. - The chief engineer did research hand in hand with his assistant.

assistant
yardımcı

Verimli ve güvenilir bir yardımcıdır. - She is an efficient and reliable assistant.

Kendisi bir arkeolog'un yardımcısıdır. - He is an archeologist's assistant.

assistant
yardımcı eleman
shop girl
tezgâhtar kız
assistant
(sıfat) yardımcı
assistant
{i} tezgâhtar

Yaşlı insanlar tezgâhtar tarafından kandırıldı. - Old people were tricked by the shop assistant.

Dan tezgahtarı kurtardı ve yangını söndürmeye çalıştı. - Dan rescued the shop assistant and tried to put out the fire.