underage

listen to the pronunciation of underage
Englisch - Türkisch
belirli yaşa gelmemiş
olgunlaşmamış
Reşit olmayan

O, reşit olmayan arkadaşını bara götürmedi. - He didn't get his underage friend into the bar.

Sami, reşit olmayan kızıyla içti. - Sami drank with his underage daughter.

{s} yaşı tutmayan
yaşı küçük
erginlik yaşına varmamış
yasal yaştan küçük
be underage
(belirli bir şey yapabilmek için) yaşı tutmamak
underage

    Silbentrennung

    un·der·age

    Türkische aussprache

    ʌndırîc

    Aussprache

    /ˈəndərəʤ/ /ˈʌndɜrɪʤ/

    Etymologie

    [ "&n-d&r-'Aj ] (adjective.) 1594. under +‎ age

    Videos

    ... someone underage successfully into the conference. ...
Favoriten