be underage

listen to the pronunciation of be underage
Englisch - Türkisch
(belirli bir şey yapabilmek için) yaşı tutmamak
underage
belirli yaşa gelmemiş
underage
olgunlaşmamış
underage
Reşit olmayan

O, reşit olmayan arkadaşını bara götürmedi. - He didn't get his underage friend into the bar.

Sami, reşit olmayan kızıyla içti. - Sami drank with his underage daughter.

underage
{s} yaşı tutmayan
underage
yaşı küçük
underage
erginlik yaşına varmamış
underage
yasal yaştan küçük
be underage

    Silbentrennung

    be un·der·age

    Türkische aussprache

    bi ʌndırîc

    Aussprache

    /bē ˈəndərəʤ/ /biː ˈʌndɜrɪʤ/

    Videos

    ... someone underage successfully into the conference. ...
Favoriten