treffer

listen to the pronunciation of treffer
Deutsch - Türkisch
[der] isabet, vuruş; kazanan piyango bileti; gol
{'trefır} r (tam) isabet; gol
Englisch - Türkisch

Definition von treffer im Englisch Türkisch wörterbuch

goal
gaye
goal
erek
goal
hedef

Onlar hedefine ulaştı. - They reached their goal.

Hayatınızdaki nihai hedefiniz nedir? - What is your ultimate goal in your life?

goal
amaç

Onlar amaçlarına ulaştılar. - They will have achieved their goal.

Amaçlarımıza ulaşmak için her zaman çaba harcamak zorundayız. - We always have to make efforts to reach our goals.

goal
gol

O, bir gol attığında, kalabalık bağırdı. - The crowd yelled when he scored a goal.

Forvet oyuncusu gol attı. - The forward kicked a goal.

goal
{i} ideal
goal
kale

Bir kaleci olmak zor mu? - Is it hard being a goalie?

Fransa'nın kalecisi yere daldı ve Ronaldo'nun atışını kurtardı. - The goalkeeper for France dived to the ground and saved Ronaldo’s shot.

goal
dili kaleci
goal
goalie i
goal
{i} spor kale
goal
{i} sayı

Az sayıda amacın olduğunda yaşlanırsın. - When you have few goals, you get older.

goal
{i} spor gol
goal
{i} amaç, gaye, hedef, erek, maksat
goal
goal line gol çizgisi
goal
gôl/kale/amaç
goal
goalkeeper kaleci