O, bize başlamak için sinyal verdi.
 - He gave us the signal to begin.
Ne zaman başlamak istersin?
 - When would you like to begin?
Yağmur başlamadan önce geri dönelim.
 - Let's go back before it begins to rain.
Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.
 - I go into the store, and who do I see? An American friend, who immediately begins to tell me what has been going on with him since we last met.
Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.
 - In the beginning God created the heaven and the earth.
İyi bir başlangıç iyi bir bitiş yapar.
 - A good beginning makes a good ending.