to put knees, to entreat by keeling

listen to the pronunciation of to put knees, to entreat by keeling
Englisch - Türkisch

Definition von to put knees, to entreat by keeling im Englisch Türkisch wörterbuch

knee
{i} diz

Tom uygulama sırasında sol dizini incitti, bu yüzden John oyunu yerinde oynamak zorunda kaldı. - Tom hurt his left knee during practice, so John had to play the game in his place.

Dizinin onarımından sonra, o ağrı olmadan yürüyebiliyordu. - After his knee repair, he could walk without pain.

knee
diz atmak
knee
{f} diz ile vurmak
knee
diz yeri
knee
{f} dizle vur
knee
(Tıp) Diz, genu
knee
oynak
knee
(giyside) diz
knee
(in ile) diz vurmak
knee
hürmet veya selâm
knee
diz vurmak
knee
knee breeches kısa pantolon
knee
elbisenin diz üzerine gelen kısmı
knee
diz,v.dizle vur: n.diz
knee
(isim) diz, dirsek şeklinde parça
knee
knee jerk diz adalesine vurulunca meydana gelen geri atma hareketi
knee
(fiil) diz ile vurmak
Englisch - Englisch
{v} knee
to put knees, to entreat by keeling
Favoriten