to imprison somebody, usually without trial

listen to the pronunciation of to imprison somebody, usually without trial
Englisch - Türkisch

Definition von to imprison somebody, usually without trial im Englisch Türkisch wörterbuch

intern
{i} stajyer

Stajyerler bodrumda çalışırlar ve hiç pencere yoktur. - The interns work in the basement and there are no windows.

Stajyer uyku olmadan 72 saat çalıştıktan sonra öldü. - The intern died after working for 72 hours without sleep.

intern
{i} staj yapan tıp öğrencisi, intern
intern
{f} staj yapmak
intern
gözaltina almak
intern
(Tıp) intörn
intern
(Eğitim) stajyeri
intern
stajyer doktor

Tom bir stajyer doktor. - Tom is a medical intern.

intern
enterne etmek
intern
{i} asistan
intern
stajını yapan tıp öğrencisi
intern
göz altına almak
intern
{f} enterne etmek, gözaltına almak
intern
{i} gözaltı
intern
hapset
intern
{f} hapsetmek
intern
{f} kapatmak
intern
{i} gözaltına alınan kimse
intern
(fiil) gözaltına almak, hapsetmek, kapatmak, staj yapmak
intern
(Tıp) (al) İç, içyan, internus
Englisch - Englisch
intern

The government interned thousands of Japanese-Americans during World War II.

to imprison somebody, usually without trial
Favoriten