Tom bize yardım etmek için burada.
- Tom is here to assist us.
Onlar bize yardım etmek için geldiler.
- They came to our assistance.
Tom tanımadığı birinin yanında oturdu.
- Tom sat down next to someone he didn't know.
Onlar bize yardım etmek için geldiler.
- They came to our assistance.
Erkek kardeşine ev ödevinde yardım etti.
- She assisted her brother with his homework.
Amerika Birleşik Devletlerinde, hapşırdıklarında birine çok yaşa deriz.
- In the U.S., we say bless you to someone when they sneeze.
Yara izini herhangi birine hiç gösterdin mi?
- Have you ever shown your scar to someone?
Yardım edebilir miyim?
- May I be of assistance?
Mali olarak ressama yardım ettiler.
- They assisted the painter financially.
Sana yardımcı olmak için buradayım.
- I'm here to assist you.
Bana yardımcı olmak için yolunu değiştirdi.
- He went out of his way to assist me.