to come to a resolution or judgement

listen to the pronunciation of to come to a resolution or judgement
Englisch - Türkisch

Definition von to come to a resolution or judgement im Englisch Türkisch wörterbuch

decide
karar vermek

Karar vermek size kalmış. - That's for you to decide.

İş için kimi seçeceğine karar vermek sana kalmış. - It rests with you to decide whom to choose for the job.

decide
{f} kararlaştırmak
decide
decide against thing bir şeyin aleyhinde karar vermek
decide
{f} belirlemek
decide
aklı kesmek
decide
hükme bağlamak
decide
{f} karar verdirmek
decide
sonuçlandırmak
decide
seçim yapmak
decide
hüküm vermek
decide
karar ver

Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi. - I decided to be happy because it's good for my health.

İşinden ayrılmaya karar verdi. - She decided to quit her job.

decide
{f} karar vermesini sağlamak
decide
decide in favor of a thing bir şeyin lehinde karar vermek
decide
x sonuçlandır/kararlaştır
decide
{f} sonuca varmak
decide
{f} azmetmek
to come to
gelinmek
to come to
gelmek

Evime gelmek için zahmet etmeyin. - Don't bother to come to my house.

Yarın gelmek zorunda kalacaksın. - You'll have to come tomorrow.

Englisch - Englisch
decide
to come to a resolution or judgement

    Silbentrennung

    to come to a res·o·lu·tion or judge·ment

    Türkische aussprache

    tı kʌm tı ı rezıluşın ır cʌcmınt

    Aussprache

    /tə ˈkəm tə ə ˌrezəˈlo͞osʜən ər ˈʤəʤmənt/ /tə ˈkʌm tə ə ˌrɛzəˈluːʃən ɜr ˈʤʌʤmənt/
Favoriten