to-remain

listen to the pronunciation of to-remain
Englisch - Türkisch

Definition von to-remain im Englisch Türkisch wörterbuch

rest
{f} dinlenmek

Ben dinlenmek istiyorum. - I want to take a rest.

Canınız dinlenmek istiyor mu? - Do you feel like resting?

rest
{i} hareketsizlik
rest
(Ticaret) geri kalan miktar
rest
(Askeri) RAHAT DURUŞU, İSTİRAHAT: Sıra dahilinde sınırlı kımıldama, konuşma ve sigara içme serbestisi. Rahat komutunda erler bir ayaklarını sıra dahilindeki yerlerinde tutarlar
rest
dem alış
rest
işlemezlik
rest
bağlı olmak
rest
huzur

Bir Anadolu köyünde yazın söğüt gölgesinin altında uyumak ne kadar huzur vericidir. - How restful it is to sleep under the shadow of a willow in an Anatolian village in summertime.

O gün boyu huzursuz hissetti. - She felt restless all day long.

rest
güvenmek
rest
dayamak
rest
dincelmek
rest
es
rest
durup dinlenmek
rest
gömülü olmak
rest
mesnet
to remain
to reman
rest
{f} aynen kalmak
rest
(fiil) dinlenmek, mola vermek, uyumak, istirahat etmek, uzanmak, yatmak, ebedi istirahatte olmak, dayanmak, yaslanmak, durmak, dinlendirmek, dikmek (bakış), dayamak, koymak, çıkarmak, gömülü olmak, olmaya devam etmek, aynen kalmak
rest
{i} uyku

Ben iyi bir gece uykusu uyumanı istiyorum. - I want you to get a good night's rest.

rest
{f} koymak
rest
oturtmak
to remain
(Hukuk) kalmak

Bu gibi durumlarda sakin kalmak en iyisidir. - In situations like these, it's best to remain calm.

Yağmurlu bir günde en iyisi evde kalmaktır. - The best bet on a rainy day is to remain indoors.

Englisch - Englisch
rest
to-remain

    Videos

    ... obvi as so many other illnesses special educating remain as well which is so ...
    ... they remain tied to more ancient ways of life. ...
Favoriten